Havansız Lastikler Geleceğin Çözümü
Havansız lastikler, robotaksi, elektrikli araçlar ve daha fazlası için geleceği temsil ediyor. Michelin, adını hava dolu lastiklerden elde etti, ancak dünya çapında en büyük lastik üreticisi, geleceğin tamamen havansız olduğuna inanıyor.
Şirketin bilimsel ve teknik iletişim direktörü Cyrille Roget, sürdürülebilirlik ve elektrikli araçlar üzerine yapılan bir etkinlikte, "Havansız teknoloji demektir ki, birçok nedenle geleceğin teknolojisi olduğuna inanıyoruz" dedi.
Bu nedenlerden biri, dünya çapında lastiklerin yaklaşık %20'sinin, yan duvar hasarı veya delik nedeniyle hizmet dışı bırakılması. Her yıl yaklaşık 1,6 milyar lastik hizmet ömrünün sonuna gelirken, bu da yaklaşık 320 milyon lastiğin havansız teknoloji sayesinde kurtarılabileceği anlamına geliyor.
Roget, havansız teknolojinin sürdürülebilirlik yaklaşımında gerçekten yararlı olduğunu, çünkü malzeme ve zaman tasarrufu sağladığını vurguladı. Daha az malzeme kullanımı ve daha kısa üretim süresi ile, toplamda daha düşük bir yaşam boyu karbon ayak izi bırakma olasılığı artırıyor.
Michelin'in havansız lastik prototipi olan Uptis (Benzersiz Delinmez Lastik Sistemi), çevresel etkiyi azaltmak amacıyla düşünülmüşken, ismi de bunun diğer büyük avantajlarını açıklıyor. Lastikler, standart hava dolu lastiklere göre hafifçe daha ağır olsa da, araçların yedek lastik, kriko veya lastik basınç sensörlerine ihtiyaç duymayacağı bir tasarıma sahipler. Güvenlik açısından, düz lastikler ve patlamaları önlüyor, hava dolu lastiklerin sağlayamayacağı bir sürüş ve yol tutuş tutarlılığı sağlıyor.
Michelin, havansız lastiklerin elektrikli araçlar için mükemmel bir uyum sağladığını düşünüyor. Yüksek ağırlık merkezleri ve sürekli çalışması gereken otonom araçlar gibi yeni teknolojiler için idealdir.
Havansız lastiklerin yolda kullanıma uygun olmadığı hala prototip formunda bulunsa da, Michelin, bu teknolojiyi test etmek için birçok veri toplamak amacıyla DHL Express ve Fransa'nın La Poste şirketleriyle denemelerde bulunuyor. Her iki filo için yaklaşık 50 araç Uptis lastikleriyle donatılacak ve veri toplama süreci 2025 yılına kadar devam edecek.
Ek olarak, Michelin’in Tesla ile Uptis’i test etme konusunda görüşmelerde bulunduğunu da doğruladı. Bu, Tesla'nın gelecekteki robotaksileri için kablosuz elektrikli araç şarjı ile birlikte ideal bir teknoloji olabilir.
Michelin, diğer birçok markanın yanı sıra, havansız lastik tasarımları konusunda da çalışmalarını sürdürüyor. Hankook ve Bridgestone gibi birçok diğer firma da benzer lastik konseptleri sunmuşken, Goodyear da bir prototipe sahip. Toyota ise yeni nesil havansız lastikler ile bu yeni teknolojileri bir araya getirerek 2017 yılındaki konseptini geliştirdi.
Michelin’in havansız lastik geliştirme süreci devam ederken, daha sürdürülebilir çözümler üzerinde çalışmayı da sürdürüyor. Buna ek olarak, yeniden kaplama teknolojisini güncelleyerek, karbon yoğun yapıları geri kazandırmayı planlıyor. Uptis, Tweel olarak adlandırılan başka bir havansız teknolojiye de temel oluşturuyor, bu teknoloji 2005 yılında konsept olarak tanıtıldı ve günümüzde düşük hızlı uygulamalar için kullanılıyor.
Michelin, bu yeni yeniliklerle, günlük yaşamda ihtiyaç duyulan lastikleri daha akıllıca üretmeyi hedefliyor, böylece ilerleyen yıllarda hem sürdürülebilirlik hem de güvenlik açısından önemli adımlar atılmış olacak.